Boğulmaların önüne geçmek emeliyle gittiği Uganda’da çocuklara 50 gündür yüzme dersi veren Özlem Ulusan, “Uganda’da yüzme spor değil hayati ehemmiyet içeriyor. Anakaraya gitmek için botla ulaşım sağlıyorlar o yüzden de yüzmek bilmek zorundalar” diye konuştu.
İstanbul’daki işinden istifa ederek kendini dünya çapındaki yardım faaliyetlerine adayan Hasret Ulusan, 50 gündür Uganda’da boğulmaların çok olduğu bir bölgede çocuklara yüzme eğitimi veriyor. Radyo Sputnik’te Atilla Güner’le Akşam Postası’na yaşadıklarını anlatan Ulusan, “Türkiye’den buralara gelip onlara yüzme öğretiyorum ve bu bedelin farkında olduklarını bana hissettiriyorlar. Siz de gelecek için anılar biriktirmek istiyorsanız Workaway isimli platformla dünyanın birçok ülkesinde bu cins faaliyetlere katılabilirsiniz” dedi.
Özlem Ulusan’ın söylediklerinden öne çıkanlar şöyle:
“Yaklaşık 5 yıl evvel kurumsal hayattan istifa ederek gezmeye başladım. Yüzme eğitmeniyim ve bu yeteneğimi gezerek nasıl kullanabilirim diye düşünürken Workaway platformuyla tanıştım. Workaway, milletlerarası gönüllülük davetleri yapan bir platform. Uganda’da yüzme eğitmenine muhtaçlık duyan bir okul buldum. Uganda’da yüzme spor değil hayati kıymet içeriyor. 20 adacıktan oluşan bir gölün yanındayım ve etrafında yaşayan aileler ve çocuklar var. Anakaraya gitmek için botla ulaşım sağlıyorlar o yüzden de yüzmek bilmek zorundalar.
Benim bulunduğum okulda 98 çocuk var. Uganda’da eğitim paralı. Aile çocuğunu okula göndermek istiyorsa para ödemek zorunda onlarında dışında bulunan okullar yardım kuruluşları olarak geçiyor. Avrupa’dan istekli öğretmenlik yapmak için bir sürü insan geliyor. Burada beyaz insanlara Mzungu, siyah insanlara da Meçuga diyorlar ve bana burada Mzungu diye sesleniyorlar. Türkiye’den buralara gelip onlara yüzme öğretiyorum ve onlar bu kıymetin farkındalar. Yüzme konusunda çok yetenekliler.
Workaway (www.workaway.info) platformuna girdiğinizde kendi yeteneklerinize uygun bir işte dünyanın farklı ülkelerinde çalışabiliyorsunuz. Örneğin Brezilya’da bir tarlada… Sanırım 35 euro’luk bir yıllık üyelik fiyatı var. Ben bu yola çıkarken bir sponsor buldum onların aracılığıyla buralara gelebildim. Masrafların yarısına Idea Universel (www.ideauniversal.org) sponsor oldu. Yaklaşık 50 gündür buradayım, 3 ay burada kalacağım. Yüzme zati benim branşım ve muhtaçlığı olan insanlara öğretmeyi çok sevdim.
Buradaki lokal halkın birçoğu İngilizce biliyor lakin kendi lisanları çok sıkıntı yalnızca selamlaşmayı öğrenebildim. Matoke diye lokal bir yiyecekleri var ve muza çok benziyor, patates tadında. Bu yemeğin dışında lokal halk fasulye, barbunya ve tatlı patates yetiştiriyor. Su muhtaçlıklarını gölden karşılıyorlar. İleride çok hoş hatırlayacağım anılar biriktiriyorum.”