Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, Yunanistan’ın, Türk hava ve karasularına yönelik ihlal ve tacizlerini, ” Türkiye, gerekli adımları atmalı ve hak ettiği cevabı vermelidir. Her türlü sözlü cevap ya da gerektiğinde müdahale de bunu kapsar.” şeklinde değerlendirdi.
Destici, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Türkiye‘nin bulunduğu bölgede, çok sayıda savaş senaryosunu da içeren potansiyel tehditler olduğunu söyleyen Destici, HDP’yi eleştirdi.
“Terör örgütünün partisiyle ilgili duruşumuz, hiçbir tereddüde yer bırakmayacak kadar nettir.” diyen Destici, “yönetimi, adayları, söylemi, politikaları terör örgütü PKK tarafından belirlenen bir organizasyonun siyasi parti olarak nitelenmesinin hukuka ve demokrasiye hakaret” olduğunu belirtti.
BBP Lideri Destici, “Tarih, her şeyin gözler önünde yaşandığı günümüz Türkiye’sinde, PKK’nın partisinin varlığını, TBMM’de bulunmasını ve Hazine yardımı almasını bir utanç sayfası olarak kaydedecektir.” değerlendirmesinde bulundu.
Destici, CHP’li yönetici ve milletvekillerinin, “HDP’nin hükümet içinde yer alabileceği” veya “Türkiye’nin geleceği ile ilgili kararlarda HDP ile iş birliği yapılabileceği” şeklindeki görüş ve beyanlarının sürpriz olmadığını dile getirerek, “HDP ile iş birliğinin, Milet İttifakı’nın ve altılı masanın stratejilerinin bir parçası olduğunu hepimiz biliyoruz ve görüyoruz. İYİ Parti’nin, bu gerçek ortadayken içinde bulunduğu organizasyonların, HDP ile ilgili gizleme ihtiyacı bile duymadıkları politikalarını yokmuş gibi göstermeye çalışmalarını ciddiye almıyoruz.” diye konuştu.
“Yunanistan cürmüne bakmadan Ege Denizi’nin tamamını istiyor”
Destici, Yunanistan’ın Türk hava ve karasularına yönelik ihlal ve tacizleriyle ilgili de şunları söyledi:
“Yunanistan, cürmüne bakmadan kıta sahanlığı konusunda neredeyse Ege Denizi’nin tamamını istiyor. Aynı Yunanistan’ın halen Kıbrıs’ın tamamında gözü var ve Kıbrıs’ta tek bir Müslümanın ve Türk’ün varlığına tahammülü yok. Türkiye, gerekli adımları atmalı ve hak ettiği cevabı vermelidir. Her türlü sözlü cevap ya da gerektiğinde müdahale de bunu kapsar.”